1-8 Nisan 2024 Tarihli Güncel Mevzuat Değişiklikleri
1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU MADDESİ İPTALİNE İLİŞKİN ANAYASA KARARI
Öğretmen olarak görev yapan davacının staj başvurusunun reddine yönelik işlemin iptali talebi ile açılan davada itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilmiştir. Karara konu olan madde, staja ilişkin aranacak şartların düzenlendiği 16. Maddedir. Madde ikinci fıkrasına göre “Avukatlık stajına fiilen engel olmamak şartıyla herhangi bir işte sigortalı olarak çalışılması avukatlık stajının yapılmasına engel değildir. Adli ve idari yargı hâkim ve savcı adayları ile hâkim ve savcılar hariç olmak üzere, kamu kurum ve kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında görev yapanlar da görevleri sırasında avukatlık stajı yapabilir. İlgili birimlerce stajın yapılması konusunda gereken kolaylık sağlanır. Bu fıkraya ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikte düzenlenir.”
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’na göre avukatlık mesleğine kabul edilebilmek için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma, Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olma veya yabancı ülke hukuk fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan derslerden başarılı sınav vermiş bulunma, avukatlık stajını tamamlayarak staj bitim belgesi almış olma, levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgâhı bulunma ve bu Kanun’a göre avukatlığa engel bir hali olmama şartlarını taşımak gerekmektedir.
Kanun’un 5. Maddesine göre avukatlık mesleği ile birleşmeyen bir işle uğraşanların avukatlık mesleğine kabul istemi ret olmaktadır. Avukatlık mesleği ile birleşmeyen işler; aylık, ücret, gündelik veya kesenek gibi ödemeler karşılığında görülen hiçbir hizmet ve görev, sigorta prodüktörlüğü, tacirlik ve esnaflık veya mesleğin onuru ile bağdaşması mümkün olmayanlardır.
İptali istenen Kanun maddesinde; 3. maddede belirtilen, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma, Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olma veya yabancı ülke hukuk fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan derslerden başarılı sınav vermiş bulunma ve avukatlığa engel bulunmama koşullarını sağlayıp Hukuk Mesleklerine giriş sınavında başarılı olanlardan stajyer olarak sürekli staj yapmalarına engel işleri ve 5 inci maddede yazılı engelleri bulunmayanlar, staj yapacakları baroya bir dilekçe ile başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Dava konusu kural, kamu kurum ve kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında görev yapanların görevleri sırasında avukatlık stajı yapabilme imkânına ilişkin usul ve esasların Adalet Bakanlığı’nca çıkarılacak yönetmelikle belirlenmesini öngörmektedir. Adalet Bakanlığı’nın kendi hiyerarşisi altında bulunmayan birimleri de bağlayıcı bir nitelikle yönetmelik çıkarma yetkisi Anayasa’nın 123. Ve 124. Maddelerine aykırı olduğu kararı verilmiştir.
Anayasa’nın 123. maddesine göre “İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulur.” Anayasa’nın 124. Maddesi ise “Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler.” olup yönetmeliklere ilişkindir.
Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu karar idarenin yönetme yetkisinin aşılmasının Avukatlık Kanunu’na yansıması ile ilgilidir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ikinci fıkrasının “…kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarında görev yapanlar da görevleri sırasında avukatlık yapabilir.” cümlesi iptal edilmezken üçüncü ve dördüncü cümlesi Anayasa’ya aykırı görülerek iptal edilmesine karar verilmiştir. Kararda ilgili maddenin ikinci fıkrasında belirtilen kolaylığı kimin veya hangi kurumlar tarafından sağlanacağının belli olmaması ve Adalet Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliğin Anayasa’ya aykırı olduğu öngörülmüştür.
04.04.2024 tarihli 2024/32510 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararın dokuz ay sonra yürürlüğe girilmesine karar vermiştir.
REKABET KURULU’NDAN DETERJAN MARKASINA 4. MADDEYİ İHLAL ETTİĞİ GEREKÇESİ NEDENİYLE İDARİ PARA CEZASI
Bilinen deterjan firması hakkında, Rekabet Kurulu tarafından 4. Maddeyi alıcıların yeniden satış fiyatını belirlediği suretiyle ihlal edip etmediğini tespit etme amacıyla 24.01.2024 tarihinde soruşturma başlatılmıştır.
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. Maddesi belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacı taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ile teşebbüs birliklerinin bu tür eylem ve kararlarını yasaklamaktadır.
Yeniden satış fiyatının tespiti uygulamaları, amaç yönünden rekabeti kısıtlayıcı anlaşma niteliğini haiz olmaları nedeniyle rekabeti kısıtlayıcı etki doğurmasalar dahi 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamında ihlal olarak nitelendirilmektedir.
Yürütülen soruşturma neticesinde, deterjan markasının yeniden satış fiyatını belirlemek suretiyle Kanun’un 4. Maddesini ihlal ettiği görülmüştür. Soruşturmanın uzlaşma usulü ile sonlandırılması sebebiyle idari para cezasında %25 oranında indirim uygulanarak deterjan firmasına 4.635.094,32 TL idari para cezası verilmiştir.
2024-16 FAST SİSTEMİ İŞLEM TUTAR LİMİTİNİN ARTIRILMASI HAKKINDA BASIN DUYURUSU
8 Ocak 2021 tarihinde kullanıma açılan yeni nesil anlık ödeme sistemi olan FAST (Fonların Anlık ve Sürekli Transferi), günün her saati güvenli, hızlı ve kolay bir şekilde ödeme yapılmasına olanak sağlamaktadır.
2023 yılı aralık ayında planlanıp FAST katılımcılarına duyurulduğu üzere; kullanıcıların FAST sistemine gösterdikleri ilgi ve ödemeler ekosisteminin dinamik gereksinimleri göz önünde bulundurularak, 4 Nisan 2024 tarihi itibarıyla FAST işlem tutar limitleri para transferlerinde 50.000 TL’den 100.000 TL’ye, FAST-TR karekod kullanılarak gerçekleştirilecek dinamik doğrulamalı işyeri ödemelerinde ise 100.000 TL’den 250.000 TL’ye yükseltilecektir.
SIFIR ATIK İLE İLGİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI GENELGESİ
Ülkemizde 2017 yılında hayata geçirilen “Sıfır Atık Projesi” ile sürdürülebilir üretim ve tüketim alışkanlıkları ile kaynakların verimli kullanımının desteklenmesi, israftan kaçınma, atığın önlenmesi, azaltımı, yeniden kullanımı ve geri dönüşümünün teşvik edilmesi amaçlanmıştır.
İklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir kalkınma planları kapsamında ülkemiz tarafından Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulana sunulan “Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemini ilerletmek amacıyla sıfır atık girişimlerinin teşvik edilmesi” başlıklı karar tasarısı 14.12.2022 tarihinde kabul edilerek 30 Mart “Uluslararası Sıfır Atık Günü” ilan edilmiştir.
Genelge ile bina ve yerleşkeler ile mahalli idarelerde oluşturulacak olan sıfır atık yönetim sisteminin, Sıfır Atık Yönetmeliği ve ilgili diğer mevzuata uygun olarak kurulması gerekmektedir. Bu sistemi kurmayan ve yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere ilgili mevzuat hükümleri uyarınca idari yaptırım uygulanacağı öngörülmüştür.
Ayrıca Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü kapsamında etkinlikler düzenlenecek olup bu etkinlikler yalnız Cumhurbaşkanlığı himayesince yapılabilecektir.
Açıklanan Genelge 02.04.2024 tarihli 2024/32508 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır